BU HASTALIĞIN TEK İLACI PEKMEZ
27 Aralık 2008 Cumartesi 11:57
Osteoporoz Hasta Derneği Başkanı Prof. Dr. Ülkü
Akarırmak, kalsiyum açısından çok zengin olan
pekmezin, osteoporoz (kemik erimesi) riskini
azaltmakta yararlı bir gıda olduğunu söyledi.
Akarırmak, "kemik erimesi" ya da "kemik
zayıflaması" olarak da bilinen osteoporozun, kemik
miktarındaki azalma ve kemik kalitesindeki bozulma
nedeniyle kemiklerin zayıflaması ve kırılmaya çok
yatkın bir hale gelmesiyle oluşan bir hastalık
olduğunu belirtti.
Osteoporozun dünyada en yaygın görülen bir iskelet
sistemi hastalığı olduğuna, bu hastalığa bağlı kemik
kırıklarının giderek önemli bir halk sağlığı soruna
haline geldiğine dikkati çeken Akarırmak, "kemiklerin
gelişmesinde ve korunmasında beslenmenin çok
önemli rolü var. Uygun beslenilerek osteoporozdan
korunulabilir" dedi.
Kalsiyum bakımından zengin beslenmenin
osteoporozdan korunma açısından çok önemli
olduğunu ifade eden Akarırmak, şöyle konuştu:
"Kalsiyum bakımından zengin beslenme yanında
elbette dikkat edilmesi gereken başka faktörler de
var. Yetersiz D vitamini alımı, proteinin ve sodyumun
fazla miktarda alınması, yetersiz çinko, florid
alınması, B, C ve K vitamini yetersizliği, aşırı alkol ve
kahve tüketimi bu faktörlere örnek verilebilir.
Bunlar içinde kalsiyum bakımından zengin
beslenme çok önemli. Kalsiyum ihtiyacı yaşam
süreci içinde değişkenlik gösterir. İskeletin hızla
büyümekte olduğu çocukluk ve ergenlik döneminde,
gebelik ve emzirme sırasında vücudun kalsiyum
ihtiyacı daha fazla. Menopoz sonrası dönemdeki
kadınların ve yaşlı erkeklerin daha fazla kalsiyuma
ihtiyaçları var. Eğer yeterli kalsiyum alınmazsa
vücudumuz bu ihtiyacını en büyük kalsiyum deposu
olan kemiklerden karşılar. Bu da osteoporoza neden
olur."
KALSİYUM DEPOSU
PEKMEZ
Prof. Dr Akarırmak, pekmezin yanı sıra süt, yoğurt,
peynir, dondurma gibi yağ oranı düşük süt
ürünlerinin, brokoli, pazı ve ıspanak gibi koyu yeşil
yapraklı sebzelerin, baklagillerin, fındığın, deniz
ürünleri ile badem, portakal suyu, tahıllar ve tam
ekmeğin zengin kalsiyum kaynakları olduğunu
kaydetti.
Bu ürünler arasında yer alan pekmezin "kalsiyum
deposu" olarak da adlandırılabileceğini ifade eden
Akarırmak, "dünyada giderek daha önemli bir halk
sağlığı problemine dönüşen osteoporoza bağlı
kemik kırılmalarının önüne geçilmesi için pekmez
tüketim alışkanlığının yaygınlaştırılmasında fayda
var" diye konuştu.
Akarırmak, Türkiye'de yoğun olarak üretimi yapılan
üzüm, incir ve dutun ezilerek ve kaynatılarak
hazırlanan bir gıda olan pekmezin zengin bir
kalsiyum kaynağı olması yanında ucuz sayılabilecek
bir ürün olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Biz özellikle kırsal yerleşim yerlerinde yaşayanların
beslenmesinde pekmezin hala var olduğunu
biliyoruz. Ama pekmez nerede yaşarsa yaşasın ve
hangi yaş grubundan olursa olsun herkesin
tüketmesi gereken sağlıklı bir ürün. Ebeveynler
pekmezle değişik tatlar hazırlayarak çocuklarına
pekmezi sevdirebilirler, kendileri de kalsiyum
gereksinimlerini pekmezle karşılayabilirler. Örneğin
pekmez yoğurda katılarak keyifle tüketilebilir.
Peynirin üzerine konularak tüketilebilir. Pekmez
şerbet yapılarak da alınabilir.
Ayrıca geleneksel tahin pekmez olarak, şeker yerine
konmak üzere pasta gibi ürünler için de pekmez
düşünülebilir. Ancak kilo sorunu ve şeker hastası
olanları kalori ve şeker alımı yönünden de uyarmak
gereklidir. Şüphesiz pekmez tek kalsiyum kaynağı
değil ama pekmezin çok önemli bir kalsiyum
kaynağı olduğunu söylemek yanlış olmaz. Çünkü,
100 gram pekmezde 400 miligram kalsiyum var, bu
oldukça yüksek bir miktar. Kalsiyum bakımından
zengin olduğu bilinen yağsız sütün bir bardağında
245, 100 gram yoğurtta 350 miligram kalsiyum
var."
KADINLAR DAHA DİKKATLİ
OLMALI
Akarırmak, insanların günlük kalsiyum
gereksiniminin yaş grubuna cinsiyete göre farklılık
gösterdiğini belirtti.
Günlük alınması gereken kalsiyum miktarının 1-3
yaş grubundakiler için 500 miligram olduğunu
kaydeden Akarırmak, bu miktarın 4-8 yaş
grubundakiler için 800, 9-18 yaş grubundakiler için
1.300, 19-50 yaş grubundakiler için 1.000, 50 ve
üstü yaş grubundakiler için ise 1.200 miligram
olduğunu bildirdi. Akarırmak, gebe ya da emziren
kadınların günlük alması gereken kalsiyum miktarının
ise 1.200 - 1.500 miligram olduğunu bildirdi.
Akarırmak, osteoporozdan korunmak için yeterli
kalsiyum alınmasının yanı sıra şu önerilerde
bulundu:
"Düzenli hekime gidilmeli, çünkü hastalığın erken
teşhisi çok önemli. Kişi kemik yoğunluğunu hekimin
uygun göreceği sıklıkta ölçtürmeli. Kalsiyum yanında
yeterince magnezyum ve C vitamini alınmasına
dikkat edilmeli. Tuz alımı azaltılmalı, lifli besinler
tercih edilmeli. Tedavide önemli başarılar elde
ediliyor olsa bile asıl hedef osteoporozdan korunmak
olmalı.
Kadınlar osteoporoz konusunda erkeklere oranla
daha dikkatli olmalılar. Çünkü, kadınlarda kemik
yapısının zayıflaması daha hızlı. Kadınlarda, özellikle
menopozdan sonra görülen hızlı kemik kaybı, kemik
yapısının zayıflamasına ve osteoporozun ortaya
çıkmasına neden olabilir. Osteoporoz kadınlarda
erkeklerden daha sıktır, çünkü, kadınlar erkeklere
göre daha az kemik kütlesine sahiptir."
alinti
GERİ DÖN
ANASAYAYA DÖN